SeyrüseferSavunma Sanayii → Güncelleme: Akya - sürüm 1.1

Güncelleme: Akya - sürüm 1.1

Seyir Defteri - Savunma Sanayii
Cumartesi, 12 Eylül 2015

Akya - Sırt YüzgeciAğır torpil stratejik bir silahtır. Mesela donanma için acil ihtiyaç olmasına ve aşikar önemine rağmen yine de Atmaca stratejik bir silah sayılmaz ama Akya gerçekten Akdenizdeki güç dengesini etkileyebilecek seviyede ve önemde bir projedir. Tabii kendinden beklenen etkiyi sağlayabilmesi için kelimenin tam anlamıyla milli olabilmesi gerektiğini belirtmeye gerek yok.

Geçtiğimiz yaz döneminde Akya ile alâkalı olarak biraz daha kapsamlı bazı bilgiler [1] yavaşça ortaya çıkmaya başladı. Bu vesileyle artık Mart 2014 tarihinde yayınlanan ilk makalede, o günkü çok sınırlı verilere dayanan değerlendirmenin güncelleştirilmesine ihtiyaç oldu. Mesela o dönem için Akyanın Güney Kore üretimi K731 Baek Sang Eo (Beyaz Köpekbalığı) adlı silahı temel alan bir torpil olacağı yönünde düşünceler vardı ama artık bunun geçerli olmadığı kesinlik kazanmış durumdadır.

Eğer bir Güney Kore bağlantısı halâ mevcut ise bile bu K731 Baek Sang Eo ile alâkalı olamaz, küçük bir ihtimâlle Güney Kore tarafından uzun zamandır geliştirilmekte olan ve yeni Akya verileri ile bazı benzerlikler gösteren diğer taraftan hakkında Akya kadar bile bilginin mevcut olmadığı Beom Sang Eo (Kaplan Köpekbalığı) ile belki bir irtibat söz konusu olabilir ama yine de bu çok düşük bir ihtimâldir.


Güney Kore'nin Yeni Ağır Torpidosu: Kaplan Köpekbalığı

Resim.1) Güney Korenin geliştirmekte olduğu Beom Sang Eo | Kaplan Köpekbalığı adlı ilk tel güdümlü ve 533mm torpidonun LIG Nex1 tarafından yayınlanan temsili resmi.


Fakat güncel verilere göre Akya torpidosu tekrar değerlendirildiğinde İtalya (WASS) ve/veya Almanya (Atlas Elektronik) bağlantılı olması ihtimali yüksek gibidir diye düşünülebilir. Bu şekilde bir düşünce oluşmasının sebeplerinden bazıları ilerleyen satırlarda görülebilir, bazıları hakkında ise henüz konuşmak için erken. Ayrıca daha önce ele alındığı üzere durum Brezilya TPN projesi ile de bazı benzerlikler göstermektedir.

Güncel veriler ışığında Akya ile ilgili bazı temel veriler şimdilik şu şekilde tahmin edilebilir:

  1. Çap: 533mm
  2. Uzunluk: ~6m
  3. Tahrik Sistemi: Elektrik - Gümüşoksit-Çinko Akü *
  4. Sevk Sistemi: Pervane
  5. Maksat: Suüstü **
  6. Tel Güdüm: Var - Fiberoptik
  7. Sonar: Uyumlu Dizin
  8. Güdüm: Pasif | Dümensuyu | Tel ***
  9. Tapa: Manyetik + Temas(?) ****
  10. Sayı: 180+3

(*) Mevcut verilere göre akü teknolojisinin İtalya kökenli olacağı tahmin edilebilir. Donanmanın elindeki ağır torpillerin büyük bölümü Gümüş-Çinko teknolojisi kullanmaktadır. Aslında günümüzde daha üstün akü teknolojileri mevcuttur ama Akya için şimdilik Gümüşoksit-Çinko ihtimali öne çıkıyor denilebilir, özellikle hizmetteki ağır torpillerin gelecekteki akü ihtiyaçları da göz önüne alındığında.

(**) Akya'nın gerçek bir sualtı hedef yeteneğine sahip olup olmayacağı şimdilik belirsiz. Fakat bazı göstergeler tek maksatlı (suüstü) olacağı izlenimi oluşturuyor, Güney Kore'nin 533mm Beom Sang Eo torpili gibi.

(***) Aktif güdüm suüstü hedeflerine karşı çoğu durum için hemen hemen gereksiz olduğundan ve yukarıda kısaca bahsedildiği gibi (şimdilik) Akya'nın tek maksatlı olabileceği tahmin edildiğinden Akya üzerinde aktif akustik güdüm yeteneğinin mevcut olması beklenmiyor.

(****) Artık torpil üzerinde manyetik yakınlık tapası bulunacağı biliniyor fakat tapanın aktif mi yoksa pasif mi olacağı belirsiz, daha basit bir teknoloji olduğu için pasif manyetik olma ihtimali daha yüksek. Ayrıca harp başlığı üzerinde temas tapası olup olmayacağı da şimdilik belirsiz ama büyük ihtimalle mevcut olacağı tahmin edilebilir.

 

Doğrusu ortaya çıkan en ilginç ayrıntı Akya üzerinde dümensuyu güdüm yeteneğinin mevcut olması. Bu husus tek başına hem iyi hem de şüpheli bazı sonuçlara varılabilmesine olanak sağlamaktadır.

Önce iyi tarafı ele alırsak; dümensuyu güdümü suüstü hedeflerine hücum edebilmek için denizaltılarımıza çok önemli taktik üstünlükler sağlayabilecektir ve düşman gemileri açısından bu tür güdüm sistemlerine karşı önlem almak ve kendini savunmak son derece zordur. Dolayısı ile Akya üzerinde dümensuyu güdüm yeteneğinin mevcut olması çok yerinde bir tercihtir.

Diğer taraftan yayınlanan verilere göre dümensuyu güdüm algılayıcısı yerli bir şirkete havale edilmiş durumda. İyi de bu kadar zor bir teknoloji bugüne kadar hiçbir arge çalışmasının ve benzer bir uygulamanın yapılmadığı, hiçbir bilgi birikiminin henüz mevcut olmadığı bir ülkede ve bu alanda tecrübesi ve geçmişi olmayan bir şirket tarafından sadece birkaç sene içinde nasıl geliştirilecek? Ya da gerçekten milli olarak geliştirilmesi gibi bir hedef mevcut mu?


Aslında bu sorulara cevap verebilmek için yakın geçmişten benzer bir numune göstermek bize yardımcı olabilir. Bu örnek için kısa bir süre için Akya Projesinden Yeni Tip Denizaltı Projesine atlamak gerekecek.


Aşağıda [Resim.2] 2011 tarihli bir haber için ekran görüntüsü mevcuttur. İngilizce bilmeyenler için kısaca açıklamak gerekirse bu haber Akya projesinde de görev verilen iki yerli şirketin YTDP1 Projesi ve Milgem Projesi için torpil savunma sistemleri üretmek amacıyla İngiltere ile yaptığı anlaşmadan bahsediyor.

Biz de bu vesileyle Reis sınıfı denizaltılar üzerindeki yerli hatta milli olduğu söylenen torpido savunma sistemlerinin gerçek durumunun ne olacağını algılayabiliyoruz. Peki günün birinde bir İngiliz denizaltısı Akdeniz'in ortasında seyretmekte olan Reis sınıfı Türk denizaltısına bir Spearfish torpili yolladığında bu sistemin denizaltıyı koruyacağına gerçekten inanan biri mevcut mu? Bu cümleyi yazarken ilk aklıma takılan ise nedense! Refah faciası oldu.


YTDP Torpil Savunma Sistemi

Resim.2) YTDP projesi için inşa edilecek denizaltıları koruyacağı! ümit edilen torpidolara karşı savunma sistemi için İngiliz ve Türk şirketleri arasında imzalanan anlaşma hakındaki bir haber. [2]


Şimdi tekrar Akya'ya dönebiliriz. YTDP'nin torpil savunma sisteminde olduğu gibi Akya'nın üzerindeki dümensuyu güdüm sisteminin de yerli görünümlü ama ithâl bir çözüme dayanacağını anlayabilmek için çok da fazla bilgiye ihtiyâç yok. Köy görünürken, kılavuza ne hâcet... Tabii donanmanın bu şartlarda şunu da göz önüne alması faydalı olabilir; evet dümensuyu güdümlü bir torpili aldatmak çok zordur ama algılayıcıyı sağlayan ülke için durum nedir? Elektronik Harp ve Siber-Güvenlik söz konusu olduğunda sahip olduğunuz sistem ya %100 millidir ya da mağlubiyet kaçınılmazdır!


Bugün için batıda dümensuyu güdümünü kullanan bilinen üç ülke mevcuttur; Fransa, İtalya ve Almanya. Bu teknolojinin uygulanabilir seviyede geliştirebilmesi de onlarca sene sürdükten sonra ancak çok yakın zamanda mümkün olabilmiştir. Güncel DM2A4 tasarımı isteğe bağlı olarak eklenebilen dümensuyu güdüm yeteneğine sahiptir. Fransa ve İtalya, Alman sistemini kullanmaktadır.

Fransa, Almanya kökenli dümensuyu güdümünü ilk tercih eden ülkedir ve F17 torpilleri üzerinde 1994 civarında kullanmaya başlamıştır. Yeni F21 torpilinde de muhtemelen yine Alman kökenli dümensuyu güdümü kullanacağı tahmin edilmektedir.

ABD ise çok büyük ihtimalle Mk48.mod7CBASS ile dümensuyu güdümünü henüz kullanmaya (belki) başlayacaktır. Türkiyenin ithâl edeceği Mk48.mod6AT torpilleri üzerinde böyle bir yetenek olması beklenmiyor.


SSM'nin temel görevi olan yerli sanayii ve Türkiyenin sahip olduğu mevcut yetenekleri azamî oranda kullanmak ve kendilerini geliştirmek yolunda katkıda bulunmak sûretiyle Milli Savunma Sanayii'ni sağlam temellere oturtmak hususunda başarılı olabildiğini söyleyebilmek mümkün değil. Akya projesi vesilesiyle de bu düşünceyi destekleyen birkaç örnek daha gösterebilmek mümkündür.

Mesela akü konusunu ele alalım. Açıklanan bilgilere göre Akya'nın aküleri için şimdiye kadar ismi duyulmamış muhtemelen çok yakın tarihte kurulmuş bir şirket görevlendirilmiş durumda. Oysa Türkiyenin elinde daha geniş imkânlar eskiden beri mevcuttur. Örneğin uzun zaman önce Gölcük'te kurulmuş bulunan Denizaltı Batarya Fabrikası, Akya'nın aküleri için ilk tercih olmalıydı. Hem denizaltılar hem de torpiller için yakın gelecekte lityum temelli akü teknolojilerine geçiş hemen hemen kesin olduğuna göre bu yönde uzun vadeli bir hamle ile Denizaltı Batarya Fabrikasını merkez alan arge temelli bir hamle ihtiyacı söz konusuydu. Bunun yanında Türkiye'de çok köklü yerli akü üreticileri de mevcuttur ki eğer torpiller için akü ihtiyacı varsa (ki elli senedir var!) çoktan bu şirketlerle işbirliğine gidilmesi gerekirdi.

Mesela pervane konusunu ele alalım. Akü örneğinde olduğu gibi SSM yine bu tür işler için sadece birkaç sene önce nokta atışıyla özel olarak kurulmuş olan büyük sermaye gruplarından birine ait şirketi tercih etti. Oysa pervane için tecrübe her şeydir ki tecrübe ve bilgi birikimini parayla satın alamazsınız. Pervane ayrıca çok özel bir mühendislik alanıdır ve tam bir uzmanlık ister. Bu ülkenin içinden çıkmış onlarca senedir bu zorlu sahada hayatta kalmaya çalışmış, alın teri dökmüş, bir nevi millete hizmet etmiş kobi ölçeğindeki milli pervane imalatçılarının SSM tarafından tamamen dışlanması, görmezden gelinmesi bunun yerine bambaşka ve hatalı bir düzen kurulmaya çalışılması için söylenebilecek tek bir kelime var: Yazık! Oysa pervane imâl etmek yerine doğrudan ithalât yapsalardı el üstünde tutulurlardı.

SSM'nin hatalı tercihleri saymakla bitmez ama bu yazı biter. Eğer Akya ile alâkalı olarak daha kapsamlı veriler yayınlanırsa yeni bir güncelleme daha yayınlanabilir...


Lâhika: 31 Ekim 2015

İlk atış tecrübesinin 11 Temmuz 2013 tarihinde gerçekleştirildiği resmi olarak açıklanan Akya torpilinin bugüne kadar yayınlanmış ilk ve tek görüntüsü aşağıda [Resim.3] incelenebilir. Resim çok düşük çözünürlükte olmakla birlikte dikkati çeken temel husus pervanelerdir.


Akya Torpidosu - Atış Denemesi

Resim.3) Akya torpidosuna ait Türk Deniz Kuvvetleri tarafından yayınlanan ilk resmi görüntü. [4]


Bu tür bir pervane tasarımı bize bazı işaretler vermektedir. Şimdi öngörülebilir ki Akya'nın azamî sürati ancak 33-35 denizmili/saat mertebesinde olmalı çünkü böyle pervaneler ile daha yüksek süratlere çıkmak mümkün olmakla birlikte günümüz ölçeği için aşırı gürültü seviyeleri anlamına gelecektir ki pek mantıklı bir tercih olmayacaktır.

Ayrıca pervaneler daha önce tahmin edilen DM2A4 olasılığını sanırım ortadan kaldırmaya yeterli ve bu durumda motor, akü, maksat gibi diğer bazı değişkenlerle de birlikte değerlendirildiğinde bir nevi SST-4 türevi ihtimalini öne çıkıyor da denilebilir. Evet SST-4 çok eski bir torpil olabilir ama bizim bugünlerde ürettiğimiz milli(!) sonarımızın da 1970'lerin tasarımı olduğu düşünüldüğünde...

♦ Açıklamalar

1. YDTP: Yeni Tip Denizaltı Projesi ya da bugünkü adlandırmayla Reis Sınıfı denizaltılar [geri]

♦ Kaynaklar

1. MSI Dergisi - Temmuz, 2015, K. Burak Çodur
2. Resim.1) LIG Nex1 product Overview, http://lignex1.com
3. http://www.thefreelibrary.com/TURKEY%2cUNITED+KINGDOM+%3a+Ultra+wins+Turkish+submarine+torpedo+defence...-a0263286956
4. Türk Bahriyesinin İlkleri, 2014, Hasan İlhan - Emre Ülger
 







Telif Hakkı © 1997-2020 [uskudar.biz] - sürüm 5.5.1 - Bütün Hakları Saklıdır. Kullanım şartları için tıklayın!
Joomla! GNU/GPL lisansı altında özgür bir yazılımdır.