SeyrüseferSeyir DefteriAcayip Mevzular → Mukaddes Emanete İhanet!

Mukaddes Emanete İhanet!

Seyir Defteri - Acayip Mevzular
Salı, 30 Temmuz 2013

siyahÜç sene önce arkadaşlarım çoluk çocuk İstanbul'a gelip Topkapı Sarayını görmek istediklerinde bir Pazar sabahı yola düştük. Yanlış hatırlamıyorsan Haziran sonları olmalıydı. Hava sıcak, ortalık kalabalık, içeri girdik. Bu kapıdan girmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Önceki ziyaretimde en çok ilgimi çeken bölümlerden olan silah sergisinin kapalı olması üzücüydü ama asıl üzücü olanın henüz farkında değildim...

Aslında bu konuya değinmeyi o zamandan beri düşünüyor ama kesin bir karar veremiyordum çünkü dinî bir konuda söz söylemek kolay değil. Lâkin bu mübarek Ramazan ayında, televizyonda, Topkapı sarayından yayın yapan bir iftar programına gözüm takıldığında, sunucunun oturdukları yerin hemen yan tarafının Mukaddes Emanetler Dairesi olmasından dem vurmasıyla daha fazla dayanamayacağımı anladım.

Evet bu yayınlarda Yavuz Sultan Selim Han'ın bu Emanetleri ve Halifeliği ne şartlarda ve nasıl getirdiği, dedelerimizin bu emanetlere nasıl saygı gösterdiği, Padişahların belli zamanlarda bu dairenin temizliğini bizzat kendi elleriyle, tek başlarına nasıl yaptıkları, bu dairedeki tozlara bile nasıl muamele ettikleri anlatılır durur. Peki şimdi, bugün ne yapıldığını görmezden gelmek nasıl bir şeydir? Mesela devletin Devlet olduğu zamanlarda herkes elini kolunu sallayarak bu daireye girip istediği gibi davranabiliyor muydu?

O gün Topkapı Sarayı'nı gezerken sıra Mukaddes Emanetler Dairesi'ne geldi. Kapıda izdiham. Bir görevli gözüne kestirdiği Türk kadınlara içeri girerken başınızı örtmeniz gerekir falan diyor ama çoğunluğu oluşturan yabancılara bir şey demeye cüret edebilen yok. Yıllar önce içeri girdiğimde çok sakin, huzurlu bir ortam vardı ve hatırlayabildiğim kadarıyla dairede bizden başka belki birkaç kişi vardı. Ama şimdi içerde adım atmak bile çok zordu. Bu yaz sıcağında, daireye başı açık olarak girenleri geçtim, içerisi neredeyse kıçı açık, yarı çıplak yabancı kadınlarla doluydu ve bu halde Kutsal Emanetlerin arasında dolaştıktan sonra bir de çıkış yakınlarında Kuran-Kerim tilâvet etmekte olan müezzinin önünde gezinip resim, vidyo çektiriyorlardı. Bu utanç verici, rezil manzara karşısında kendimi çaresizce dışarı atmaktan başka elimden gelen bir şey olmadı.

Her şeyden önce kâfirlerin böyle bir mekâna alınmasına nasıl müsaade edilebilir? Bu kadar saygısızca ve küstahça davranmalarına nasıl izin verilebilir? Bütün bu rezilliğin sorumlusu kimdir? Vebâl kimin üstünedir? Cumhurbaşkanlarının mı? Başbakanların mı? Genel Kurmay Başkanlarının mı? Diyanet İşleri Başkanlarının mı? Müftülerin mi? Valilerin mi? Kaymakamların mı? Müze Müdürlerinin mi? Yoksa bu ülkede yaşayıp kendine Müslüman diyen herkesin mi? Hepsinin mi? Ya da hiçbirinin mi?

Peki böyle bir rezillik devam edip giderken bu millet musibetlerden kurtulabilir mi?

Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) sevgisinden bahseden, sünnete bağlı olduklarını beyan eden Müslümanlar nerede? Dünyanın bir ucunda değil, burunlarının dibinde bu olanları nasıl sineye çekebiliyorlar? Neden kimseden bir ses çıkmıyor? Bu konuda lâf etmek benim gibi beş para etmez bir insan müsveddesine kalmışsa vay halimize!

Ya da ben tamamen haksızım da bütün bu Mukaddes Emanetler sıradan, önemsiz müze parçaları mı? Kâfirlerin oyuncağı mı? Emanete ihanet hakkındaki Hadis-i Şerifler hakkında bir kez daha düşünmek gerekmez mi?

Bugün Fetih1 Camii'nin müze halinde olmasına, haklı olarak isyân eden Müslümanlar, bundan çok daha vahim bir hadise olan ve daha yakın bir zaman diliminde cereyan eden Mukaddes Emanetlerin müzeleştirilmesine neden ses çıkartmıyorlar?

Ama buna da ses çıkartmayanların, kâfire yaltaklanmanın toplumun temel niteliği haline geldiği günümüzde, devamında gelecekler karşısında da konuşmaya hakları olmayabilir. Üstelik bu tarz uygulamalar yaygınlaşarak sürdürülmektedir; yukarıdaki rezilliğe sebep olanlar artık Süleymaniye, Sultanahmet, Selimiye gibi büyük camilerimizi de kâfirlerin eğlence mekânları haline getirmediler mi? Şimdilik içerde namaz kılınmasına izin veriliyor ama turistler rahatsız oluyor diyerek yakında buna da bir engel çıkar mı?

Aşağıdaki bağlantısı verilen yazıyı okuyup Süleymaniye Camii'nde bir müezzinin cemaate olan davranışını okursanız gelinen noktayı belki daha iyi anlayabilirsiniz.

Belki de umurunuzda bile olmaz...

♦ Açıklamalar

1. Günümüz insanına ezberlettirilen ismiyle Ayasofya [geri]
 







Telif Hakkı © 1997-2020 [uskudar.biz] - sürüm 5.5.1 - Bütün Hakları Saklıdır. Kullanım şartları için tıklayın!
Joomla! GNU/GPL lisansı altında özgür bir yazılımdır.